5 Haziran 2017 Pazartesi

"ALKALİ SU-KRİSTAL TUZ-BORAKS" İSİMLİ BLOGUMUN TANITIMI...

Bu sefer, dördüncü blogum sağlık üzerine olacak. İnsan sağlığı, çok geniş kapsamlı bir konudur. Bu ne işimin gereğidir, ne de mesleğimdir. Ne var ki, sağlık konusu meraklı olduğum konulardan biridir, bu sebeple, su, tuz ve son zamanlarda boraks konusu ilgimi çekmeye başladı. Bu üç kavramın veya başka bir deyişle elementin, sağlık için ne anlama geldiğini, özetle anladığım kadarını sizlerle paylaşmaya çalışacağım.

İşbu, tuz-su-boraks başlıklı blogumun, tanıtım yazısı mahiyetinde olacaktır.  Ben, doktor veya sağlık konusunda her hangi şeyin uzmanı olmadığım için, sadece, özetle bu kavramların sağlık üzerindeki rollerine dikkatinizi çekmekle yetinirken, bazı alıntıları da kaynak göstererek, paylaşacağım.  Bu blogumda önerdiğim su-tuz konulu kitaplardan veya benzerlerinden faydalanabilirsiniz. Ayrıca,   konu ile ilgili faydalı  blog ve site linklerinden yararlanabilirsiniz.

Buradaki bilgiler teşhis ve/ya tedavi amacı taşımaz. Herhangi bir sağlık sorununuz varsa, doktorunuza görünmeniz gerektiğini de biliyor olmalısınız.

Siteme eklemiş olduğum, kitap isimleri - linkler - videolar ve  içeriğinde mevcut bilgiler, beni değil sadece sahiplerini ilgilendirir. Bu blogum ve içeriği ile, ticari bir kaygım olmadığı gibi, sadece bilgilendirme ve farkındalık artırma amacına dönüktür. Ayrıca bazı linkler pazarlama amacına dönük olabilir, hiç bir web sitesini kollama gibi bir gayret içinde değilim.

Yaklaşık olarak, yeryüzünün dörtte üçü su yani okyanustan ve insan vücudunun da aynı şekilde dörtte üçü sudan oluşmakta olduğunu bilim söylüyor. Başka bir ifade ile; insan vücudunun dörtte üçü su kalan dörtte biri de minerallerden ve eser elementlerden oluşmakta. Bu benzerlikte de  bir "Hikmet" olmalı. İnsan bu dünyayı terk ettiğinde geriye, zaman içinde sadece kemikler kalıyor ki, bunlarda minerallerden ibarettir. Almanya'da 2. Dünya savaşı sıralarında krematoryumlarda yok edilen insanların vücudunda, sadece tuz yığınları kalmış olduğu, yine zamanın bilim adamlarınca tespit edilmişti. Boraks konusuna burada girmeyeceğim. Ekleyeceğim, alıntı makalelerden / yazılardan okuyabilir veya  web sitelerinden meraklı olanlar bilgi edinebilirler. Anahtar kelimelerim: "Alkali su - Kristal tuz - Boraks"tır. Siz de, konu ilginizi çekti ise, bir taraftan araştırmaya başlayabilirsiniz.

Şöyle bir soru, aklınıza gelmiş olmalı; "Doktor değil isen, bu tür sağlık konuları neden ilgini çekti?"
Emekli bir kimse olarak, su arıtma cihazı pazarlayan bir firma ile 2006 yılında tanıştım. Pazarlama yöntemlerinde ileri sürdükleri, argümanlar bana akılcı gelmediği için, internette araştırmaya
başladım. Sonucunda söz konusu su firması ile çalışmayı bıraktım. Dört-beş sene sonra yine tuz pazarlayan bir firma ile tanıştım, Burada, Himalaya kristal tuzu pazarlanıyordu. Böylece su ve tuz konusunda bir epey bilgiye ulaştım. Ancak, her iki firma da ticari anlamda ilgimi çekmedi. Böylece bu konularda ulaştığım bilgileri sizlerle paylaşmanın bir sorumluluk olduğunu düşünüyorum. Karar ve takdir sizindir.

Kaliteli suyun ve kristal tuzun insan sağlığı üzerindeki, önemini kavramış oldum. Kaliteli bol su içmenin ve kaliteli kristal tuz tüketmenin değerini yaşayarak öğrenmiş oldum. Böylece, eş dost sağlığına dikkat etmek isteyenler, su-tuz ve boraks ile ilgilenirlerse, faydasını muhtemelen göreceklerdir.

Doktorlar, gerek gördüklerinde; "Bol su iç ve/ya tuzu azalt" dediklerini duymuş olmalısınız. Zamanları bu kadarını söylemeye el veriyordur. Doktorlarımıza kulak verelim, bir taraftan da kendi doktorumuz, kendimiz olmaya gayret edebiliriz. Zaten Hipokrat yemini eden doktorlar da, öncelikle, sağlığımızı korumak için varlar. Onların da yükünü bir nebze azaltmış, olalım, derim.

Blogumun tanıtım makalesi olarak, şimdilik bu kadarını paylaşmakla yetineceğim. Makaleyi beğendiyseniz, sizde eş - dost ile paylaşabilirsiniz.

Selam ve saygılarımla. Allah'a emanet olunuz.

Sebahattin Tokmak - Kayseri